Son Haberler
- Kepezli güreşçiler madalyaları topladı
- Başkan Kocagöz, “Kepez’i beraber yöneteceğiz”
- Kepez’den Emek’in ilk parkına estetik dokunuş
- Başkan Kocagöz personelinin yüzünü güldürdü
- Başköy’ün çocuklarına çim sahası müjdesi
- Başkan Kocagöz'ün konuğu Erhan Adem
- Başkan Kocagöz yas lokmasını paylaştı
- Böcek ve Kocagöz’den ‘ hizmet’ mesajı
- Kepezli çocuklar uzayı gözlemliyor
- Kepez’in sultanları netleşiyor
Kepezden 95. yılında Çanakkale Destanı konferansı
21 Mart 2010, Pazar - 07:09Kepez Belediyesi, Çanakkale Deniz Zaferinin 95. yıldönümü dolayısıyla Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslar arası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemalettin Taşkıranı konuşmacı katıldığı 95. Yılında Çanakkale konulu konferans düzenledi. Konferans Yenimahalle Semtevinde düzenlendi.
Çanakkale teknolojiye dur deyişimizin destanıdır
Yeni Mahalle Semtevinde düzenlenen konferansa Taşkıran, davetlilere ve öğrencilere, gerçek fotoğraflarla, haritalarla Çanakkale destanını anlattı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan konferansta bir konuşma yapan Kepez Kaymakamı Mehmet Ali Özyiğit, Çanakkale Savaşı, bir millet olarak teknolojiye, ordulara ve sınırsız azgın güçlere dur deyişimizin destanıdır. dedi.
Sahip olduğumuz imkanları sağlayan ölümsüz kahramanlardır.
Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü de yaptığı konuşmada, Hep birlikte bu cennet vatanda yaşıyorsak, özgürlüğün, hürriyetin tadını en güzel şekilde alıyorsak, asrın bize sunduğu imkanları kullanarak güzel bir hayatın içerisindeysek, sahip olduğumuz bütün imkanları sağlayan Çanakkale Savaşındaki ölümsüz kahramanlardır. şeklinde konuştu.
Çanakkale ruhu ile hareket etmeliyiz.
Tütüncü, Osmanlı Devletini paylaşmak isteyen ülkelerin, ilk adımı Çanakkalede attığını anımsatarak, şöyle devam etti: Türkün, o destansı mücadelesi ile Çanakkale geçilmez dedirten ruhu ile birlikte, düşman devletlerinin bütün planları tarumar eden bir süreç başlamış oldu. Kurtuluş Savaşında Anadolu insanımızın gösterdiği kahramanlıkla birlikte elde edilen netice sayesinde de bu toprakların sonsuza kadar Türk toprakları olacağı, sonsuza kadar Türkiye Cumhuriyetinin bayrağının dalgalanacağı, ezanın minareden inmeyeceğinin en iyi şekilde göstermiş ve kanıtlamıştır. Bizler Çanakkaledeki ruhla hareket ettiğimiz takdirde inanıyorum ki gelecek mücadelemizde de önemli başarıları elde edeceğiz ve yakalayacağız.
Çanakkale bir diriliş destanıdır
Protokol konuşmalarının ardından Prof. Dr. Cemalettin Taşkıranın 95. yılında Çanakkale Destanı konulu konferansına geçildi. Taşkıran, Çanakkalenin, en üstün teknolojiye karşı, yüreğini, bedenini imanını ortaya koyanların kanlarıyla ve canlarıyla yazdığı bir diriliş, direniş destanı olduğunu söyledi. Taşkıran, Çanakkale Savaşının, hem deniz hem de kara savaşı olduğunu hatırlatarak, 18 Martta sadece deniz savaşlarının değil, kara savaşlarının da anılması gerektiğini belirtti.
Çanakkale bir dünya savaşıdır
450 bini düşman askeri, 350 bini de Türk askeri olmak üzere 800 bin askerin, Gelibolu yarımadasında savaştığı bilgisini veren Cemalettin Taşkıran, Savaş sırasında kilometrekareye düşen insan sayısı 801 kişidir. Savaş sırasında Gelibolu yoğun şekilde asker taşımıştır. Bu dünyada görülmeyen olaylardan bir tanesidir. Çanakkale, İngilizlerle, Fransızlarla, Türklerin savaşı değildi. Çanakkale, kendi içerisinde bir dünya savaşıdır. Küçücük yerde 20ye yakın ülkenin askeri savaşmıştır. diye konuştu.
2. Dünya Savaşındaki kadar silah Çanakkalede
Prof. Dr. Taşkıran, gerçek fotoğraflar eşliğinde Çanakkale Savaşı ile ilgili şu çarpıcı bilgileri verdi: İngilizler ve Fransızlar, Çanakkaleye 417 parça gemi getirmişlerdir. Dünyada o tarihe kadar o kadar çok geminin, kara savaş aracının bir araya getirildiği bir muharebe yok. Ne zaman var 2 Dünya Savaşında 1944 Normandiya çıkarmasında. Bu kadar çok kara, deniz ve hava silah aracının bir araya getirildiği ilk savaş o tarihe kadar Çanakkale muharebeleridir.
Kilometrekareye düşen can kaybı 252
Çanakkale Savaşında, kilometrekareye düşen can kaybı sayısı 252dir. Savaş sırasında karşılıklı siperlerden atılan mermiler havada çarpışıp birbirleriyle kaynadı. Matematikçiler, mermimin havada çarpışarak kaynama ihtimalini160 milyonda bir olarak hesaplamış. Çanakkalenin geçilmezliği 1916dan sonradır. 1914lerin sonunda, 1915lerin başında Çanakkale geçilmez değildi. İtilaf devletleri 1915te Çanakkaleyi çok rahat geçebileceklerini düşünüyorlardı.
Çanakkale geçilseydi İstanbul Anadoluya taşınacaktı
Çanakkale cephesinin geçilebileceği düşüncesi bizim yöneticilerimizde de vardı. 1915in 28 Ocağında Çanakkale cephesinin açılmasına karar verilince Haydarpaşa Garında iki tren bekletildi. Trenlerden biri, itilaf donanması İstanbula gelirse Sultan ve ailesini, ikinci tren ise İstanbulda bulunan Alman kurmay heyetini Anadoluya taşıyacaktı. Osmanlı yönetimi, savaş kararı alındıktan sonra devlet arşivinde önemli gördüklerini Eskişehire, Kutsal Emanetleri ise Konyaya götürmüştür.
Müzeden getirilen toplarla savaştık
Çanakkale Boğazının, toplarla ve mayınlarla korunmasıyla ilgili bir planlama yapıldı. Bu planın sıkıntısı topların mermisi azdı. Günlük her topa 5-6 mermi verilebiliyordu. Rumeli ve Anadolu tarafını toplam 170 topla korundu. Ama nasıl topla? İstanbul Askeri Müzesinden sökülüp götürülen müzelik toplarla... Ne yapacaksınız yok. Ne varsa. Ateş ediyor mu ediyor, sok götür. Bizim Çanakkale savaşlarında en büyük handikabımız yokluktur. En etkili toplarımızın menzili 7 kilometre, İngiliz ve Fransız gemilerinin toplarının etkili atışları ise 17 kilometreye kadardı.
Bir insan 276 kiloluk mermiyi normal şartlarda kaldırmaz
Düşman gemilerinden yapılan ilk atışta Rumeli Mecidiye Tabyasının cephaneliğine mermi isabet etmiştir. Cephanelik patlayınca askerlerimizin büyük bir kısmı şehit oldu. Sağ kalan askerlerden bir tanesi olan Edremitli Seyit Onbaşıdır. Ocean Gemisi menzile girmişti. Bu gemiyi batıracağım, demişti. Toplara koşuyor. Patlama sonucu 3 top kullanamaz hale geldi. Bir tanesi sağlam. Mermilerin topun ağzına götürüldüğü raylı sistem bozulmuştu. Toplar, 276 kilo. Bir insan bu mermiyi normal şartlarda kaldıramaz. Ama Çanakkale normal savaşın şartları değildir. Olağanüstü şartlarda o mermiyi kaldırdı. Niğdeli Alinin yardımıyla mermiyi alıyor, topun ağzına veriyor Ocean gemisini batırıyor.
6 bin düşman askerini 67 askerimizle durdurduk
İtilaf devletleri, 18 gemisinin 3/1ini kaybedince deniz muharebeleri 18 Martta sona erdi. 18 Marttan itibaren Çanakkale geçilmez oldu. 25 Nisanda ise kara muharebeleri başladı. Bir asker, savaş sırasında tetiğe basan parmağının merminin isabet etmesi sonucu koptuğunun farkında olmadığını anlatır. Çanakkaleyi geçilmez yapan işte bu ruhtur. O şekilde mücadele etmeseydiniz, 5 bin kişi ile 20 bin kişiyi durduramazdınız. Düşman kuvvetleri, Ertuğrul Koyuna 6 bin asker ile çıkarma yaptı. 6 bin askeri, Ezineli Yahya Çavuş, 66 arkadaşı ile durdurmuştur.
Mustafa Kemal Çanakkalenin kaderini değiştirdi.
Mustafa Kemal, 57.Alayına 10 dakika istirahat etmesini söyledi. Düşmanın çıkartma yaptığı Arıburnu, Kocaçimentepeden görünmüyordu. Onun için Conkbayırına geçti. Bu arada 261 rakımlı tepedeki gözcü erlerin Conkbayırına doğru kaçtıklarını gördü. Onların önüne geçti. Askerleri durdurdu. Mustafa Kemal: Ne oluyor? Neden kaçıyorsunuz? Askerler: Yamacın altındaki fundalık bir araziyi göstererek; Geliyorlar! Geliyorlar!, Kim geliyor?, Düşman geliyor efendim., Düşmandan kaçılmaz., Cephanemiz yok..., Mustafa Kemal: Süngünüz de mi yok! Süngü tak! Yere yat ! komutunu verdi.
Askerlerimizin yere yattığını gören düşman birliği önemli bir güçle karşılaştığını sanarak yere yattı. Bu bir anlık duraklamadan yararlanan Mustafa Kemal geriye bir subay göndererek kendi birliklerinin hızla gelmesini söyledi. 57.Alay yetiştive Çanakkale Savaşının kaderi değişti.
Çanakkalede, insanlık dersi verdik
Bir Türk askeri, yaralanan ve arkadaşları tarafından alınmayan bir düşman askerini alarak, İngiliz siperlerine bıraktı. Bu anlayışla Çanakkale, kendini medeni diyen milletlerin Türk milletinden insanlık dersi aldıkları bir yerdir.
Çanakkalede sadece askerlerimiz yok. Çanakkalede öğretmenlerimiz, hekimlerimiz, öğrencilerimiz, kadınlarımız var. Çanakkale bir milletin diriliş destanıdır. Bunun bir benzerini Sakaryada yaşadık. 30, 40 bin eğitimli insanımızı kaybettik. Kadınlarımız, Çanakkalede gönüllü hemşerilik yaptı, cephede savaştı.
Konferansın ardından Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, Dr. Cemalettin Taşkırana teşekkür ederek, günün anısına plaket hediye etti.