Kepez’den “1453 Fetih Gecesi”

31 Mayıs 2010, Pazartesi - 22:00
Kepez’den “1453 Fetih Gecesi”
Kepez Belediyesi, İstanbul Fethi’nin 557. yılını, Vehbi Vakkasoğlu’nun konferansı ve Konya Büyükşehir Belediyesi Mehteran Takımı’nın konseri ile kutladı. 

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Atatürk Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen “1453 Fetih Gecesi” etkinliği ile Antalyalılar, bir çağ kapatıp bir çağ açan İstanbul Fethi’nin coşkusunu yaşadı.

İstanbul Fethi’nin 557. yılı dolayısıyla düzenlenen geceye, Antalya Vali Yardımcısı Emir Osman Bulgurlu, Kepez Kaymakamı Mehmet Ali Özyiğit, Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, AK Parti İl Başkanı Hüseyin Samani, AK Parti Kepez İlçe Başkanı Bahattin Bayraktar, Kepez Belediye Meclis üyeleri ve çok sayı da Antalyalı katıldı. 

Mehteran fetih ruhunu yaşattı

İstanbul Fethi’nin 557. yıldönümü kutlaması, Konya Büyükşehir Belediyesi Mehteran Takımı’nın muhteşem konseri ile başladı. Mehteranın, Genç Osman, Ceddin Dede ve Fetih ve Hücum marşları ile Kepez’de, İstanbul Fethi’nin ruhu yaşandı. Mehter konserinin ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan İstanbul fetih filminin gösterimi yapıldı.

“Fatih ve Fetih” söyleyişisinde Araştırmacı- Yazar Vehbi Vakkasoğlu, Fatih Sultan Mehmet’in, İstanbul’u fethini, yöneticilik anlayışını, hoşgörüsünü, adaletini, devlet adamlığını anlattı.


Avrupa’ya insan hakları hatırlatması


Günümüzde bazı Avrupa ülkelerinin, Türkiye’ye insan hakları dersi vermeye kalkıştığını iddia eden Vakkasoğlu, “Fatih’in, siyah derili, ak gönüllü bir dadısı vardı. O siyah derililer, kara bir bahta mahkum olarak Avrupa’da köle muamelesine tabi tutulurken, Osmanlı’da el üstünde tutuldular. Diğer insanlarla eşit muamele gördüler.” diye konuştu. 

İstanbul’un, top-tüfekle fethedilmediğinin altını çizen Vakkasoğlu, “Fatih, fethi topla, tüfekle mi yaptı? Bunlar ikinci plandadır. Fethin arkasında müthiş bir inanç, o inançtan kaynaklanan müthiş bir ahlak vardır.” dedi.

Rum mimar caminin mimarbaşı

Vehbi Vakkasoğlu, Fatih’in, bir Rum mimarı, mimarbaşı yaptığına da işaret ederek, şöyle devam etti. “Fatih Sultan Mehmet, Fatih Camii’nin yapımında bir Rum mimarı, mimarbaşı olarak tayin etmekten çekinmedi. İslam’ın güzelliğine bakın. Almanya’da benim öğrencilerim var. Diyorlar ki, isimleri Ahmet, Mehmet, Mustafa olduğu için Avrupa ülkelerinde bize iş vermiyorlar. Fatih, Rum mimari, mimarbaşı yapmaktan çekinmiyor. Hem de cami yapmak için.”

Osmanlı, adaleti, sevgiyi getirdi

Vakkasoğlu, Fatih Sultan Mehmet’in, Balkanlar’a, barışı ve hoşgörüyü getirdiğini kaydederek “Boşnaklar, Fatih Sultan Han’dan dolayı Müslüman’dır. Boşnaklar, Fatih’i bizden fazla seviyorlar. Neden seviyorlar? Bosna-Hersek’e barışı ve sevgiyi getirdiği için. Hıristiyan Sırplar da Fatih’i sever. Sırplar, Fatih’in döneminden ‘devlet zamanı’ diye bahsederek,

Osmanlı Devleti’nin adaletli yönetimini kastederler. Sultan Fatih, Osmanlı Devleti, fethettikleri yerlerde asırlarca kaldılar. Zorla kalmak mümkün mü? Yas olan yere adaleti götürdüler. Yas olan her yere Osmanlı girdi ve yası kaldırdı;  adaleti, sevgiyi, muhabbeti getirdi.” ifadesini kullandı.

Protokolden Vakkasoğlu’na çiçekle teşekkür

Söyleyişisinin ardından Vakkasoğlu’na, Vali Yardımcısı Bulgurlu, Kaymakam Özyiğit ve Başkan Hakan Tütüncü, çiçek takdim ederek teşekkür etti.
Kahramanmaraşlı olan Vakkasoğlu’nun, ağzından bal-kaymak damlayarak keyifli bir esintiyi İstanbul Fethi’nin 557. yılında yüreklere yerleştirdiğini belirten Tütüncü, sözlerini şöyle tamamladı: “Tek derdimiz vardı Sultan Fatih’i, en iyi şekilde anlatabilmek, onun fetihteki ruhunu, oluşturduğu medeniyetin güzelliklerini en iyi şekilde anlatabilmekti.  Bundan sonrada bizi biz yapan duyguları yaşatmaya devam edeceğiz. “

Tütüncü, Araştırmacı-Yazar Vehbi Vakkasoğlu’nu kitaplarından satın alarak imzalattı.